Hasretin ve umudun şairi Nâzım Hikmet’in detayları oldukça az bilinen Bulgaristan ziyaretleri, Numan Aydınoğlu’nun kaleminden okurlarıyla buluşuyor. İnkılâp Kitabevi imzasıyla yayımlanan “Bir Bahar Günü Sofya’da – Nâzım Hikmet’in Bulgaristan Günleri”, İsmail Cambazov başta olmak üzere o dönem şairin yanında olan isimlerin birebir anlatımlarıyla kapsamlı bir çalışmayı gözler önüne seriyor.
Numan Aydınoğlu, Nâzım Hikmet’in 1951 ve 1957 yıllarında Bulgaristan’a yaptığı ziyaretleri “Bir Bahar Günü Sofya’da – Nâzım Hikmet’in Bulgaristan Günleri” ismiyle kitaplaştırdı. Usta şairin hayatında çok az bilinen bir dönemin anlatıldığı kitap, İsmail Cambazov’un yanı sıra ziyaretler sırasında Nâzım Hikmet’e eşlik eden pek çok ismin anılarına değiniyor. Numan Aydınoğlu, Sofya’da yaptığı görüşmeler ve detaylı incelemelerle de usta şaire ilişkin zengin bir kitabı edebiyatımıza kazandırıyor.
“Bir Bahar Günü Sofya’da”, Nâzım Hikmet’in az bilinen yönlerini ortaya çıkarmaya yönelik bir çalışma olarak dikkat çekiyor. Şairin, Türkiye’yi terk ettikten sonra dünya komünist hareketi içerisinde faaliyetleri bakımından en önemli duraklardan biri olan Bulgaristan’a, bizzat Bulgaristan Komünist Partisi’nin davetiyle gerçekleştirdiği gezi ve Türk köylerine yaptığı ziyaretler kitabın konusunu oluşturuyor.
Bulgaristan’a ayak bastığı ilk andan itibaren Nâzım Hikmet ile ilgilenen ve şairin “genç gazeteci” lakabını taktığı İsmail Cambazov’un tanıklıklarına yer veren Numan Aydınoğlu, dinlediklerinin yanı sıra geniş bir arşiv çalışması sunuyor. Anıların canlı bir şekilde tasvir edildiği “Bir Bahar Günü Sofya’da”, aynı zamanda şairin memleket hasretini dile getirdiği pek çok önemli şiirini de kaleme aldığı yerden notlar düşüyor.
İnkılâp Kitabevi imzasıyla yayımlanan “Bir Bahar Günü Sofya’da – Nâzım Hikmet’in Bulgaristan Günleri”, birinci ağızdan tanıklıkları aktararak, usta şairin kavgasının da umut ve umutsuzluklarının da coşkulu ve hüzünlü anlarının da daha yakından izlenmesine zemin hazırlıyor.
Kitap Hakkında
Nâzım Hikmet, Türkiye’yi terk etmek zorunda kaldıktan ve Sovyetler Birliği’nde yaşamaya başladıktan sonra Bulgaristan’a iki ayrı ziyaret gerçekleştirdi. Osmanlı İmparatorluğu’nun parçalanması ve Balkan Savaşları sürecinde acılarla yoğrulan Bulgaristan coğrafyasında yaşayan Türkler, 1946’da gerçekleşen komünist devrimle de farklı sıkıntılarla karşı karşıya kalmıştı. İşte Nâzım Hikmet, Bulgaristan’a ilk olarak 1951 yılında, bizzat Bulgaristan Komünist Partisi’nin resmî davetlisi olarak gitti. Burada amaç Türk azınlığa, yeni kurulan düzeni ve sosyalist prensipleri anlatmak, benimsetmekti. Bu ziyarette şairin yanında olan ve Nâzım’ın “genç gazeteci” adını takıp hemen benimsediği İsmail Cambazov’un anıları, elinizdeki kitabın gövdesini teşkil ediyor.
Numan Aydınoğlu, hem İsmail Cambazov hem de dönemin başka tanıklarıyla Sofya’da yaptığı özel görüşmelerin yanı sıra geniş bir araştırma ile de desteklediği çalışmasında Nâzım Hikmet’in Bulgaristan günlerine ilişkin heyecanını ve arkasından gelen hayal kırıklığını edebî bir lezzetle okura sunuyor. 1951’deki ilk ziyarette hem Nâzım’ın hem Bulgar hükümetinin hem de Türk halkının yaşadığı büyük coşku, 1957 yılına gelindiğinde yerini eleştirilere ve memnuniyetsizliğe bırakmıştır. Bu kitap, büyük şairin verdiği büyük kavganın daha iyi anlaşılmasına hizmet edecek ve “Nâzım Külliyatı”na önemli bir katkı sunacaktır.
Bulgaristan günleri Nâzım Hikmet’in hayatında çok önemli bir yer tutmuş olmalıdır. Karadeniz’in karşı kıyısından ufuklara, Anadolu’ya doğru bakmak ve memleketini düşünmek şairi derinden etkilemiş olabilir; kim bilebilir? Şu bir gerçek ki Nâzım, memleket hasretini dile getirdiği en güzel şiirlerinden birkaçını bu topraklarda yazmıştır. İşte bu kitap, büyük şairin az bilinen ve irdelenen bir dönemine içeriden bir göz atma çabasının ürünüdür.
Numan Aydınoğlu
1953 yılında Mardin’de doğdu. İlk, orta ve lise tahsilini Malatya’da tamamladı. Karadeniz Teknik Üniversitesi’nden matematik mühendisi olarak mezun oldu. Yazılım mühendisi olarak sürdürdüğü iş yaşamına 2017 yılında emekli olarak nokta koydu. Uzun yıllar “Telepati” dergisinde “@ctör” adı altında köşe yazıları yazdı. 2019 yılında İstanbul Kültür Üniversitesi’nde başlattığı ve içeriğini bizzat hazırladığı “Matematik Felsefesi ve Düşünce Atölyesi”ne devam etmekte ve “sorgulama teknikleri” eğitimi vermektedir. Daha önce, yaşanmış olaylardan yola çıkarak yazdığı Şam’da Bir Mardinli, Sayılmayanlar, Nail’i Bırakamam ve Rencide Gölgeler Sokağı başlıklı dört romanı ile İDİL 2 başlıklı bir şiir kitabı yayımlanmıştır. Evli ve bir kız çocuk babasıdır.
Künye
Yayın Direktörü: Mehmet Bozkurt
Editör: Gökçe Şenoğlu
Kapak İllüstrasyon ve Tasarım: Ekin Başak Akgül
Sayfa Tasarım: Beyzanur Karabulut
