“BİR ÜSKÜDAR MASALI” 112 sayfadan oluşan, kapak resmi ve tasarımını Nur Ersen’in yaptığı Ürün Yayınları arasında çıkan, yazarın Üsküdar Kuşoğlu Yokuşu’ndaki anılarının yer aldığı bir kitap.
Nur Ersen, kitabı yazmaya nasıl karar verdiğini şöyle anlatıyor:
“Yaz tatillerinde babaannemin Üsküdar’da, Bulgurlu Mescit Sokağındaki evine giderdik. Onun nohut oda bakla sofası evinde geçirdiğim günleri hiç unutamam çünkü oranın büyülü havasından, sahilinden, denizinden, taş döşeli sokaklarından çok etkilenirdim. Evimize döndüğümüzde çok uzun süre kendimi İstanbul’daymış, Üsküdar’daymış gibi hissederdim ve hep dua ederdim ileride de Üsküdar’da yaşamak için.
Aradan yıllar geçti, dualarım kabul oldu. Evliliğimin 10. yılında eşimin tayini İstanbul’a çıktı ve tabii dünyalar benim oldu. Üsküdar’da, babaanneme çok yakın bir yerde ev kiraladık. Bu kez babaanneme çocuklarımla gidip geliyordum. Ancak evimiz, Üsküdar’ın arka mahallelerinde, oldukça dik bir yokuş olan “Kuşoğlu Yokuşu”nun başındaydı. Elli yıllık, tahtaları iyice eskimiş, ahşap o evde çok zor ama çok güzel iki yıl geçirdik. Bu süre zarfında çok güzel anılar biriktirdim.
Aradan on beş yıl geçti ve ben yazmaya başladım. Üsküdar anılarımı da mutlaka yazmalıyım, ölümsüzleştirmeliyim dedim ve kalemi elime aldım. O sıralarda, şu anda rahmetli olan bir yazar ağabeyimiz bana ilkokuldaki sınıf arkadaşı Neriman’a duyduğu platonik aşkını anlatmış, onu hâlâ unutamadığını söylemiş, anlattıklarından bir hikâye yazmamı istemişti. Ben de bu platonik aşkı alıp Kuşoğlu Yokuşu’na götürdüm. Böylece ortaya bir anı-öykü çıkmış oldu. Tabii bu hikâyedeki mekânlar, semt mahalle okul isimleri ve yaşanan her şeyin gerçek olduğunu, anne karakterinin benim olduğumu da belirtmeden geçmek istemem.”
İlginç konusu ve okuyucuyu içine çeken kurgusuyla okunmasını tavsiye ettiğimiz hikâye, bir iş toplantısı için İstanbul’a gelen Hakan’ın çocukluk yıllarının geçtiği Üsküdar’daki Kuşoğlu Yokuşuna gidip anılarını tazelemesiyle başlıyor.
“BİR ÜSKÜDAR MASALI” Kocaeli Üniversitesi, Türk Dili ve Edebiyatı bölümü okutmanlarından Fatma Üçler Topçu tarafından “Üsküdar Gölgesindeki Öyküler” başlığında incelendi. 2012 yılında 7. Üsküdar Sempozyumu çerçevesinde Bağlarbaşı Kongre Merkezinde sunumu yapıldı. Bu sempozyumda çekilen fotoğraflar kitabın arka sayfalarına alındı.
Sade ve akıcı dili, şiirsel anlatımıyla dikkatleri çeken ve okuyucunun kendisini bulduğu bu kitabın arka kapağında şu ifadeler yer alıyor.
ARKA KAPAK YAZISI
Her mevsim bir başka güzeldir Üsküdar’da. Her mevsimin ayrı bir tadı, ayrı bir kokusu, ayrı bir büyüsü vardır. Her mevsim, farklı bir yerine âşık olursunuz Üsküdar’ın. Sevdalanırsınız sizi en çok etkileyen eşsiz bir köşesine. Kalbiniz artık o köşe için çarpmaya başlar gizli gizli.
Hakan’ın Üsküdar’a, Kızkulesi’ne ve Neriman’a olan sevdasını okurken sizler de Üsküdar’ın tarih kokan sokaklarında gezineceksiniz. Sahilden gelen o büyülü Üsküdar havasını soluyacak, Kuşoğlu Yokuşundaki ahşap evlerde oturmanın ayrıcalığını yaşayıp geceleri merdiven başından denizi ve Avrupa Yakası’ndan atılan havai fişekleri seyredecek, en çok da kendinizi Salacak’ta oturmuş, Kızkulesi ile dertleşirken bulacaksınız.