///

Atatürk’ün Mirası ve Cumhuriyet Halk Partisi (A. Doğukan D. yazdı)

Atatürk’ün Mirası ve Cumhuriyet Halk Partisi

Yayın: 13.02.2024-15.46/Güncelleme: 13.02.2024-15.46

 

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), Mustafa Kemal Atatürk’ün kurucusu olduğu ve Türkiye Cumhuriyeti’nin temel değerlerini şekillendiren bir parti olarak, önemli bir misyona sahiptir. Ancak, zaman içinde partinin içerisinde beliren siyasi çıkar odaklı ve koltuk sevdasıyla hareket eden bazı kişiler, Atatürk’ün kurduğu bu değerli kurumun temel ilkelerine ve amacına zarar vermektedir.

Bu durum, sadece CHP’nin iç dinamiklerine değil, aynı zamanda Atatürk’ün Türkiye için hayal ettiği ilerici ve çağdaş vizyona da gölge düşürmektedir.

Atatürk’ün CHP’yi kurarken güdülediği temel amaç, bağımsız, çağdaş, laik ve ilerici bir Türkiye idealiydi.

Bu amacın gerçekleştirilmesi, partinin her kademesindeki üyelerin özverili çalışması, ilkeler doğrultusunda hareket etmesi ve toplum için örnek oluşturması gerekliliği ile mümkündür. Ancak, kendi siyasi geleceklerini ve kişisel çıkarlarını, partinin ve ülkenin çıkarlarının önüne koyanlar, bu büyük sorumluluğu ihmal ediyorlar. Bu durum, Atatürk’ün mirasına ve Türkiye’nin geleceğine yapılabilecek en büyük ihanettir.

Siyasi çıkar peşinde koşan ve koltuk sevdası ile hareket edenler, partinin birleştirici ve yol gösterici rolünü zayıflatmakta, toplum nezdinde CHP’nin itibarını ve güvenilirliğini erozyona uğratmaktadırlar.

Bu kişiler, kısa vadeli kazanımlar uğruna, uzun vadeli idealleri ve hedefleri göz ardı ederek, Atatürk’ün “en büyük eserim” dediği Türkiye Cumhuriyeti’nin temel değerlerine zarar vermektedirler.

Parti içindeki bu tür davranışlar, aynı zamanda, genç nesillerin Atatürk ilke ve inkılaplarına olan inancını sarsmakta, onları siyasetten ve aktif vatandaşlık görevlerinden uzaklaştırmakta ve ülkenin geleceği için kritik olan çağdaşlaşma ve ilerleme yolunda engeller oluşturmaktadır.

CHP, Atatürk’ün mirasını koruma ve Türkiye’yi çağdaş bir geleceğe taşıma misyonuna sahip çıkmak zorundadır. Bu, sadece liderlik kademesinde değil, partinin her kademesinde, Atatürk’ün ilkelerine ve değerlerine bağlı kalarak, kişisel çıkarları değil, toplumun çıkarlarını ön planda tutan bir anlayışla mümkündür. Parti içinde siyasi çıkarları ve koltuk sevdasını bir kenara bırakıp, gerçek anlamda hizmet etmek, Atatürk’ün izinden gitmek ve onun vizyonunu yaşatmak, her CHP’linin en önemli görevidir.

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.

Bunlarda İlginizi Çekebilir