İŞ BARIŞI

///

“Bu yasa halkın sağlığını değil, sağlık emekçileri ve hekimleri baskı altına alarak köleleştirme yasasıdır.”

0 views
13 mins read

CHP Merkezinde basın toplantısı düzenleyen Genel Başkan Yardımcısı Şahbaz, “Bu yasa halkın sağlığını değil, sağlık emekçileri ve hekimleri baskı altına alarak köleleştirme yasasıdır.”

 

Yayın: 22.02.2024-17.37/Güncelleme: 22.02.2024-17.37

yenidunyagazetesi.com
Haber Merkezi/Ankara-

CHP Genel Merkezinde basın toplantısı düzenleyen CHP Genel Başkan Yardımcısı Zeliha Aksaz Şahbaz, TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilen “Sağlıkla İlgili Bazı Kanunlarda ve 663 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi” hakkında açıklama yaptı.

CHP Sağlık Bakanlığı’ndan sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Şahbaz, Kanunlaştırılan yasa teklifinin tüm itirazlarına rağmen kabul edildiğine dikkat çekerek, yasanın,halkın sağlığını değil, ilaç şirketlerinin menfaatlerini önceleyen, sağlık emekçileri ve hekimleri baskı altına alarak köleleştirme yasası olduğunu söyledi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Zeliha Aksaz Şahbaz, kabul edilen yasanın, iş barışını ortadan kaldırdığını, sağlık personelinin emeği sonucu hak ettiği ücretin lütuf gibi sunularak hukuk dışı, keyfi , ağır yaptırımlar içeren bir ceza yasası olduğunu belirterek; “ İçeriği itibarıyla Anayasa’ya aykırı çok sayıda hüküm içermektedir. Bu haliyle sağlıkta şiddet içeren bir yasadır. Bu şiddet ekonomik şiddettir. AKP’nin anayasasızlaştırma ve hukuk dışı yönetim anlayışının dışa vurumudur” dedi.

Zeliha Aksaz Şahbaz, Kanun ile ilgili şunları söyledi:

“Düzenlemeler birçok eksiklik ve Anayasa’ya aykırılık içermektedir.”

“Meslek örgütleriyle, muhalefetle paylaşılmadan hazırlanan ve öneriler dikkate alınmadan kanunlaştırılan ‘Sağlıkla İlgili Bazı Kanunlarda ve 663 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’ ile getirilen düzenlemeler birçok eksiklik ve Anayasa’ya aykırılık içermektedir. 1262 Sayılı Kanunda değişiklik yapan yasa teklifinin 6 ve 7’nci maddeleriyle yurt içinde üretilen ilaçlar; 8 ve 9’uncu maddeleriyle de yurtdışından getirilen ilaçlar için ruhsatlandırma öncesi Sağlık Bakanlığı’na numune verilmesi ve bu numunelerin bakanlık tarafından yetkilendirilen laboratuvarlarda tetkik ve tahlil edilerek yasal şartların sağlanması halinde halinde izin verilmesine ilişkin düzenleme kaldırılmakta ve bu inceleme ruhsatlandırılma sonrasına bırakılmaktadır. Piyasaya verildikten sonra nihai kullanıcıya ulaşmış ve kullanılmış olan bir ilacın insan sağlığı üzerindeki etkisi, olası yan tesirleri bilinemeyeceği gibi, oluşabilecek tahribat da geri dönüşümsüz olabilecektir. İlacın bir an önce piyasaya verilmesinden çok daha öncelikli olan ilacın daha etkin ve güvenilir olmasının sağlanmasıdır.”

Yasanın, Anayasa’nın 17’nci maddesine aykırı olduğunu söyleyen Şahbaz, sözlerine şöyle devam etti:

“Yasa bu haliyle ‘Tıbbî zorunluluklar ve kanunda yazılı haller dışında, kişinin vücut bütünlüğüne dokunulamaz; rızası olmadan bilimsel ve tıbbî deneylere tâbi tutulamaz’ şeklindeki Anayasa’nın 17’nci maddesine aykırıdır. Teklifin 15’inci maddesiyle sağlık tesislerince dağıtılabilecek ek ödeme miktarının belirlenmesinde esas olan unsurlar tanımlanmakta ve hangi kriterlerle ek ödeme yapılacağının Sağlık Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle belirleneceğini düzenlemektedir. Kanun teklifinde, kamu görevlilerinin özlük haklarına dair düzenlemelerin yönetmelikle düzenleneceğinin belirtilmesi yeterli olmayıp idareye bırakılacak düzenlemenin temel ölçütlerinin de kanunda gösterilmesi gerekmektedir. Mevcut haliyle düzenleme, yasama yetkisinin devri niteliğindedir. Değişiklik teklifinde disiplin cezası alanlardan uyarma ve kınama cezası alanlara bir ek ödeme dönemi, aylıktan kesme cezası alanlara iki ek ödeme dönemi, kademe ilerlemesi cezası alanlara üç ek ödeme dönemi süresince ek ödeme yapılmayacağı düzenlenmektedir. Getirilen düzenlemeyle disiplin cezası alanlara, bu yaptırımların yanı sıra ek ödemenin verilmemesi, aylıktan kesme niteliğinde ikinci bir ceza uygulanması anlamına gelmektedir ki aynı eylem dolayısıyla kişiye ikinci ceza verilmesi hukuka aykırıdır.”

“Yasanın 24 ve 25’nci maddeleriyle aynı eylem dolayısıyla ikinci ceza verilmesi düzenleniyor.”

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca açıklamasında “ikinci ceza verilmesi söz konusu değil” demişti, ancak CHP Genel Başkan Yardımcısı Zeliha Aksaz Şahbaz bunun aksini iddia ederek şöyle dedi:

“Aynı eylem dolayısıyla ikinci ceza verilmesi düzenlemesi yasa teklifinin 24’üncü maddesiyle sözleşmeli personele, 25’inci maddesiyle de sözleşmeyle çalışan aile hekimleriyle aile sağlığı çalışanlarına getirilmektedir. Teklifin 17 ve 18’inci maddeleriyse Sağlık Bakanlığı’na bünyesindeki eğitim ve araştırma hastaneleriyle birlikte kullanım protokolü yapan üniversitelerin bu hastanelerde görevli akademik kadrolarının Sağlık Bakanlığınca belirlenmesini, yasa teklifiyle oluşturulan Hastane Koordinasyon Kurulu’nun akademik personelin hastaneyle yaptığı sağlık hizmeti sözleşmesinin feshi dahil özlük hakları ve disiplin işlemlerinde yetkili olmasını düzenlemekte olup Anayasa’nın 130’uncu maddesinde düzenlenen ‘üniversitelerin özerkliği’ ilkesine aykırıdır. 4924 Sayılı Kanunun 3’üncü maddesinde değişiklik yapan teklifin 23’üncü maddesiyle sözleşmeli olarak istihdam edilen personelin Türk Silahlı Kuvvetleri, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığının harekât ve benzeri ihtiyaçlarıyla genel hayatı etkileyen afet, salgın hastalık durumlarında, olağanüstü hal, seferberlik ve savaş hallerinde yurt içi ve yurt dışında her takvim yılı için iki aya kadar görevlendirilebileceği düzenlenmektedir. Asker hastaneleri ve askeri sağlık sistemini tasfiye eden iktidar, bir yanlışı başka bir yanlışla düzeltme geleneğini devam ettirmekte ve harp cerrahisi gibi özellikli askeri sağlık hizmetleri alanlarında eğitim almamış ve askeri harekat bölgelerinde nasıl hareket edeceğini bilmeyen hekimleri geçici görevlendirmek suretiyle bu alandaki açığını gidermeye çalışmaktadır. Askeri sağlık hizmetlerinin bizzat Milli Savunma Bakanlığı bünyesinde kurulacak Askeri Sağlık Sistemi ve buna bağlı askeri hastanelerin kadrosundaki hekimler ve sağlık personeli tarafından karşılanması gerekmekte olup bu konuda acil düzenleme yapılmalıdır.”

“Sözleşmeli sağlık personelinin isteği dışında geçici görevlendirmeye tabii tutulması 4924 sayılı Kanunun temel mantığına aykırıdır.”

“Ayrıca zorunlu askeri hizmetini tamamlamış ve devlet hizmet yükümlülüğü bulunmayan sözleşmeli sağlık personelinin her takvim yılı içinde bir ay zorunlu eğitime ve her takvim yılı için iki ay zorunlu askerlik hizmeti dahil isteği dışında geçici görevlendirmeye tabi tutulması hukuka ve eleman temininde güçlük çekilen yerlerde personelin istihdamını sağlamayı amaçlayan 4924 sayılı kanunun temel mantığına da aykırıdır. Yasa teklifinin 26’ncı maddesiyle Hastane Koordinasyon Kurulu oluşturulmakta ve sözleşmeli statüde istihdam edilen personelin yükümlülüklerini getirmesini takip, ikaz etme, ceza verme ve sözleşmeyi fesih yetkisi verilmektedir. Personele ilişkin disiplin suçlarının yasayla düzenlenmesi anayasal zorunlulukken disiplin kurulu yetkisi verilen bu kurulun çalışma şeklinin yönetmelikle düzenleneceği belirtilmektedir. Düzenlemeyle kurula disiplin cezası verilmesi gereken halleri tespit etme görevinin verilmesi, yasama yetkisinin devri niteliğindedir.”

“Sağlık emekçilerinin iş güvenceli ve şiddetten uzak güvenli bir ortamda, özlük hakları korunarak, emekliliğine yansıyan temel ücretle çalışmayı hak ettiğini ifade ediyoruz.”

CHP, sosyal demokrat bir parti olarak kamucu anlayışla halkımızın sağlık hakkını her şeyin üzerinde tuttuğumuzu, insan hayatının sorumluluğunu taşımak gibi toplumda en ağır görevi yapan hekimler ve sağlık emekçilerinin iş güvenceli ve şiddetten uzak güvenli bir ortamda, özlük hakları korunarak, emekliliğine yansıyan temel ücretle çalışmayı hak ettiğini ifade ediyoruz.”

En iyi WordPress hosting hizmetleri için DomainMerkezi'ni ziyaret edin.