Cumhurbaşkanı Erdoğan; “İslam beldelerinin çoğunda kan, gözyaşı ve istikrarsızlık hâkim.”
Yayın: 6 Nisan 2024-14.34/Güncelleme: 6 Nisan 2024- 14.34
yenidunyagazetesi.com
Haber Merkezi/Ankara-
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kur’an-ı Kerim’i Güzel Okuma Yarışması Büyük Finali’nde bir konuşma gerçekleştirdi.
“RAMAZAN, BİZLERE LÜTFEDİLEN BİR ARINMA VE TOPARLANMA VESİLESİDİR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ramazanın kişinin kulluğunu, faniliğini tekrar hatırlaması ve varoluş gayesinin tekrar idrakine varması olduğunu belirterek şöyle konuştu: “Bu yönüyle ramazan, her sene asrısaadete bir hicrettir. Dünyanın her yanındaki Müslümanlar, Kur’an, oruç ve yardımlaşma ayı ramazanı idrak etmeye çalışıyor. Milletimiz de bu mübarek günleri oruçla, iftarla, sahurla, teheccüd, itikâf ve mukabeleyle ihya ediyor. Tarihin kerahet vaktinde yaşayan günümüz Müslümanları için ramazan, bizlere lütfedilen bir arınma ve toparlanma vesilesidir. Rabbim tuttuğumuz oruçları günahlarımıza kefaret kılarak bizleri arınmış bir şekilde bayrama kavuştursun diyorum.”
Yarışmalarda derece girenleri de tebrik ederek, böylesine muhteşem bir Kur’an ziyafeti tattırdıkları için onlara şahsı, milleti adına şükranlarını sunduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, jürideki hocalara da emekleri ve gayretleri için teşekkür etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Necip Fazıl Kısakürek’in “Her güzel daha güzele yaver. Allah güzeldir, güzeli sever” sözünü aktararak, şunları kaydetti: “Tıpkı Üstad’ın çok veciz bir şekilde dile getirdiği üzere en güzel biçimde yaratılan insana da sözlerin en güzelinin hakkını vererek okumak yakışır. Zümer Suresi’nde Rabbimiz şöyle buyurmuştur: ‘Allah, sözün en güzelini birbiriyle uyumlu ve tekrar tekrar okunan bir kitap olarak indirdi. Rablerinden korkanların bu kitabın etkisinden tüyleri ürperir. Hem bedenleri hem de gönülleri Allah’ın zikrine ısınıp yumuşar’ Kur’an, sözlerin en güzelini cem eden mukaddes bir kitap olarak Müslümanlar tarafından asırlardır okunarak, ezberlenerek, huşuyla dinlenerek, dillerde, kulaklarda, kalplerde, hanelerde muhafaza edildi, gök kubbemizde yankılandı. İnşallah kıyamete kadar da Kur’an, gönüllerin, kulakların ve ruhların şifası olmaya devam edecektir.”
“KUR’AN’IN REHBERLİĞİNE HER ZAMANKİNDEN FAZLA İHTİYAÇ DUYDUĞUMUZ GÜNLERDEN GEÇİYORUZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kur’an-ı Kerim’in nurunun ilk vahyin indiği Hira’dan dalga dalga yeryüzüne yayılarak insanlığın selametine, rahmete ve berekete vesile olduğunu söyledi.
Yardımlaşmayı, merhameti ve şefkati oradan öğrendiklerini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları dile getirdi: “Anne babaya layıkıyla hürmet etmeyi oradan öğrendik. Yetime, öksüze, ihtiyaç sahiplerine kucak açmayı oradan öğrendik. Cahiliye karanlığından kurtuluşun yolunu yine oradan öğrendik. Milletçe acze düştüğümüzde bu ilahı mesajın şifa veren nefesiyle yeniden ayağa kalktık. Zulme rıza göstermemeyi, yeise kapılmamayı, başı dik, hür, onurlu ve güçlü bir millet olmayı biz işte böyle başardık. Alın teriyle helalinden kazanmayı, komşuyu, akrabayı gözetmeyi, hastalara ve yoksullara yardım etmeyi bize hep Kur’an ve sünnet öğretti. Sadece iyi bir kul değil aynı zamanda iyi bir Müslüman, çok iyi bir insan olmayı Kur’an-ı Kerim’den ve yürüyen Kur’an olan Hazreti Peygamber Aleyhisselatü Vesselam Efendimizin örnek hayatından öğrendik.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Müslümanlar olarak bugün Kur’an’ın rehberliğine her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyduğumuz günlerden geçiyoruz. Dünyanın dört bir yanında İslam beldelerinin çoğunda kan, gözyaşı ve istikrarsızlık hâkim. Etnik, mezhep ve kabile temelli gerilimlerin en çok yaşandığı yerlerin başında İslam ülkeleri geliyor. ‘Komşusu açken tok yatan bizden değildir’ diyen bir Peygamber’in ümmeti olmamıza rağmen gelir adaletsizliğinin yaygın olduğu ülkeler maalesef bizim inanç coğrafyamızda bulunuyor. Zekât gibi bir müesseseye sahipken, bir tarafta insanlar refah ve bolluk içinde yaşarken, hemen öte tarafta milyonların açlık ve kıtlığın pençesinde kıvranmasının hiçbir makul izahı olamaz” ifadelerini kullandı.
“ÖNEMLİ OLAN ZİFİRİ KARANLIĞI DELECEK BİR IŞIK HÜZMESİ OLABİLMEKTİR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Nurullah Genç’in ”Yağmur” şiirinden “Kardeşler arasına heyhat, suizan düştü/Zedelendi sağduyu, körleşen izan düştü/Şarkısıyla yaşadık yıllar yılı baharın/İnsanlık bahçemize sensizlik hazan düştü” dizelerini okudu.
“Nefsimizi ve kendimizi düzeltmeden çevremizin yani dış dünyanın düzelmeyeceğinin hepimiz çok iyi farkındayız” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları ifade etti: “Karanlığı eleştirmek kolaydır. Önemli olan bu zifiri karanlığı delecek bir ışık hüzmesi olabilmektir. Bunu da ancak aslımıza, köklerimize, kalbimize, bize asırlardır kılavuzluk eden değerlere dönerek yapabiliriz. Bunun için öncelikle kardeşliğimize sahip çıkacağız. Birbirimizi sevecek, gözetecek, birbirimizin hakkına hürmet göstereceğiz. Paylaşmanın bereketine, dayanışmanın gücüne tüm kalbimizle inanacağız. Kardeşimize, akrabalarımıza, komşularımıza sırtımızı asla dönmeyeceğiz. Yetimin başını okşayacak, öksüzün elinden tutacak, ihtiyaç sahiplerinin kapısını çalacağız. Dini, mezhebi veya etnik farklılıklarımızı Allah’ın kudretinin bir tecellisi, Rabb’imizin bir ayeti olarak görüp birbirimize saygıyla yaklaşacağız.”
Hazreti Muhammed’in Veda Hutbesi’nde buyurduğu temel ilkeyi asla ve asla akıllarından çıkarmayacaklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Size iki şey bırakıyorum. Onlara sarıldığınız sürece yolunuzu şaşırmazsınız. Bunlar, Allah’ın kitabı ve Peygamberi’nin sünnetidir. Yol bu” dedi.
“Rabb’im bizleri Kur’an’ın ve sünneti seniyyenin aydınlık yolundan ayırmasın” ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini ”Allah’ım, bizi Hakk’ı hak bilip ona tabi olan, batılı batıl bilip ondan uzak duran kullarından eyle” duasıyla tamamladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yarışmanın düzenlenmesinde emeği geçen herkese şükranlarını sundu ve yarışmaya katılanları tebrik ederek dereceye girenleri kutladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasını dinlemek için TIKLAYINIZ